ALEVİLER HALA KORKUYORLAR

           ALEVİLER HALA KORKUYORLAR

 

Aleviler hala korkuyorlar. Korkunun ecele faydası yok denilir. İşte hala bu noktadayız.

Gün geçmiyor ki Alevilikle ilgili yeni görüşler ortaya atılmasın ve Alevilik tartışılmasın. Hergün ama hergün mutlaka Alevilik tartışılıyor ve Aleviler adına konuşanlar da Alevilikle ilgili son sözü söyleyerek noktayı koymaktan korkuyorlar.

 

AİHM ve Yargıtay kararından sonra Cemevi konusu yeniden sıcak gündem maddesi olarak karşımıza çıktığında haklı taleplerinde yine aleviler gerilerde kalmaya devam ediyorlar.

3.12.2014 tarihinde bir televizyonda yapılan tartışmada Alevi kanaat önderleri yine son noktayı koymaktan hep kaçındılar.

 

Programın konusu Cemevinin ibadethane olup olmadığı her ne kadar mahkeme kararları ile tescil edilse de halkın gözünde ibadethanemidir değilmidir tartışması sürüp gidiyor.

 

Alevi kanat önderlerine Alevi olmayan birisi çıkıyor ve her inancın bir ibadethanesi vardır.

Hıristiyanların  Kilisesi, Yahudilerin Sinagogu, Müslümanların ise Camileri ibadethanedir.

Aleviler Müslüman ise ibadethaneleri Cami olmalı diyerek net bir soru soruyor ama ne yazık ki Alevi kanaat önderleri, sözcüleri bu soruya “sana ne benim ibadethanem Cemevi demekle yetiniyorlar.

 

Bu cevap hem yeterli değildir,hem de Aleviliği zora sokmadır.

 

Aleviler artık korkmadan.

Alevilik bir inançtır. İbadethanesi Cemevidir. İslamiyetle bir ilgisi yoktur. demeleri gerekir.

 

Aleviliğin İslamiyet içerisinde yorumlanmasına imkan tanındığı sürece bir yere varılamayacağını herkesin bilmesi gerekir. Çünkü Aleviliğin İslamiyetle inanç,ibadet ve ritüellerinde hiç ama hiçbir bağı yoktur.

 

İslamın şartlarının hiçbirisi (Namaz,Ramazan Orucu,Hac,Zekat,Şehadet,cennet,cehennem yani öbür dünya anlayışı) Alevilikte yoktur,

 

Alevilikteki Talip-Rayber-Pir-Mürşid ilişkisi, Cem, Dem,Bağlama,Deyiş,Semah, Musahiplik, ikrar, Görgü, Düşkünlük,Hızır, Ziyaret, Rıza Şehri,4 kapı anlayışlarının hiçbirisi İslamiyette yoktur.

Alevilikte Öbür dünya anlayışı  yani Cennet cehennem anlayışı yoktur. Kitap ve Peygamber anlayışı da yoktur.

Alevilikte Hakk anlayışı vardır.

Alevilikte ölüm yoktur Hakka yürüme (devriye,don değiştirme) anlayışı ve inancı vardır.

Bunların hiçbirisinin diğer inançlar  tarafından farklı yorumlanışı ve uygulanışı da yoktur.

İslamiyette amaç; Peygamberin ve Kutsal Kitapları Kuranın emirlerini yerine getirmek, Allahı razı edip Cennete gitmektir. Bu yüzden İslam mensupları (Müslümanlar) Allah rızası için ibadet ederler.

Alevilikte amaç;  Yaşadığı coğrafyada tüm canlıların rızalığını alarak ve dört kapıdan geçerek insanı kamil (Kamil insan) olup Rıza Şehrinde yaşamaktır.

Alevlikte Tanrı-Doğa-İnsan anlayışı vardır.

Her üçünün de yaratıcı olması, varlığın birliğine gidilen yolda her şeyin bir olduğu inancı vardır.

 

Bütün bu sayılanlar ortaya konulduğunda Aleviliğin kendine has bir inanma biçimi yani Alevilik bir İnançtır demenin saklanacak hiçbir yanı yoktur.

Alevilik bir inançtır (Yoldur), Aleviler de bu yolun yolcularıdr.

 

Konunun etrafında dolaşarak, tasavvufi yorumdur, değil tartışması Aleviliğe ihanet olmaya başladı.

Alevi kurumlarının söyleyemediğini,söylemekten kaçındığı konularda artık mahkemelere açık kararlar vermektedir.

Hiçbir Alevinin artık korkmasına gerek yoktur. Rahatlıkla Alevilik bir inançtır, Cemevleri Alevilerin ibadet yeridir. Kimsenin bu konuda farklı yorum yapmasına gerek yoktur demesi gerekir. Abbas Tan 04.12.2014