İRANDA ALEVİLER

İRAN’DA ALEVİLER

Abbas Tan

İran’da yaşayan Aleviler ile Türkiye’de yaşanan Aleviler arasındaki fark. Geçen yıl da İran’a gitmiştim (2022).Urmiye ve Kirmanşah bölgesini gezmiştim. O bölgelerde Alevileri (Yaresan/Ehl-i Hak) görmüştüm. Oralarda Aleviliği görmüştüm ama oniki İmam anlayışına rastlamamıştım.

İran’da Aleviler, Hz Ali ve Oniki İmamları birçokları bilmiyorlardı. Bilenler ise;Onlar Müslüman, bizimle ilgileri yoktur diyorlardı. Kerbela olaylarını sorduğumuz da, Kerbela da Müslümanlar halifelik için birbirlerini öldürdüler Alevilikle ve Aleviler ile ilgisi yoktur.. diyorlardı.

Oniki İmam orucu da tutmuyorlar.

Kur’an ile ilgimiz yoktur. Bizim başvurduğumuz kaynaklarımız Pirlerimizin,mürşidletimizin bize bıraktıkları yazılı kaynaklarımız var dediler.

Bu yıl daha çok zaman ayırdığımız Horasan bölgesi ve Nişabur- Fuşencan. Erzincan, Malatya,Maraş ve Dersim bölgesinden İran’ın değişik bölgelerine yerleşen Aleviler Şiirlerle içiçe yaşamaya başlayıp ve baskı altına girince son yüz yılda kendilerini Şİİ ALEVİ olarak ifade etmeye başlamışlar.

Bir kısım Aleviler tekrar Anadolu’ya döndüklerinde hem Aleviliği hemde Şiiliği birlikte yaşamayı sürdürdüler ve Aleviler kendi içlerinde ikiye bölündü.

Bize sürekli öğretilen Horasan’dan geldik sözünün Horasan’da çok da hükmü yok. Afşarların Horasan’dan Anadolu’ya geldikleri ile ilgili farklı bir bilgi yok.

Horasandan Anadolu’ya gittiklerini Doğruluyor.

Tarihçi Dr. Ali Rahmeti, Afşarların asıllarının Kürt olduklarını ve asimile olduklarını iddia ediyor ve bu konuda tez çalışmasını çok kısa zamanda kitaplaştırıp Türkiye’ye geleceğini söyledi.

Ali Rahmeti,

Afşar, Haf şehirden gelmektedir. Haf Kürtçe yedi demektir.

Şar, şehir demektir.

Hafşar, yedi şehir anlamındadır ve sonradan Afşar olmuştur.

Zaten Nadir Şah da Afşar ve Kürt’tür… demektedir.

Bu yıl gittiğim İran Horasan bölgesindeki Alevilerin çok büyük bir kısmı Alevi ritüellerini biliyorlar ancak tamamına yakını bırakmışlar ve uygulamıyorlar.

Cem, Hızır/Hıdır, Semah, Lokma, Kirvelik. Ziyaret. Hepisini biliyorlar.

Cem yapmıyorlar semahı oyun olarak oynuyorlar ve oyunun adı SEMAH/SEMEH OYUNU. El ve ayak hareketleri tamamen Semah hareketi ile birebir.

Tambur ile çalıp söyledikleri de tam semah müziğidir.

Hızır da ve diğer günlerde verdikleri toplu yemeklerin Cemde verilen lokmalar dan kaldığını söylemektedirler. Ancak Şii yönetimin bunu bilmemesi gerektiğini ifade etmektedirler.

İran’ın Kirmenşah bölgesinde Aleviler /Yaresenler, Aleviliği duru haliyle yaşatırken diğer bölgelerdeki Aleviler Şii sistemin baskısından kendilerine Şii Alevi demeye başlamışlar.

Kirmenşah bölgesindeki Aleviler kendilerini YARESEN olarak ifade ederlerken tıpkı Türkiye’de Kızılbaş değiştirilip Alevi olmuş ise YARESEN de Ehl-i Hakk a dönüşmüş.

Bir dönemler İran yöneticilere Türkiye yöneticilerine Aleviler için;

“YA SİZ SÜNNİLEŞTİRİN,

YA DA BİZE VERİN BİZ ŞİİLEŞTİRELİM” demişlerdi.

Uygulamayı kendi ülkelerinde yapmışlar, deneyim sahipleri.

Meşed’de İMAM RIZA Türbesinde Alevilik yoktur.

Tebes’de İmam Musa Kazım Makamında asla Alevilik yoktur. Aleviler de yoktur.

İmam Rıza türbesinde oruç tutan, namaz kılan halkın dışında turistler var.

İran’daki rehberimiz Ali, Urmiye bölgesindeki Köylerin bazılarınım isimleri ;Şahmekan, Pir Hadi, pir Sultan, Vermezyar, bu köyler şimdilerde Sünni, Müslüman Ali’nin ailesi Aslen Munzur’lu olduğunu söylüyor.

Sünni şafi Kürt karışık bir arada yaşıyorlar.

İki ayrı İran seyahatimde (2022, 2023) İran’da Tahran, Kum, Kaşan,İsfahan, Şahrıza, Yezd, Meşhed, Nişabur, Kuçan,Bojnourd, Azadşehr,Kirmanşah, Senendec, Bukan,Zencan, Kazvin,Urmiye şehirlerini ve Alamut Kalesini görme imkanım oldu.

İran’la ilgili son söz ;Alevilerin İslamiyetle ve oniki imamlarla bağları yoktur.